İTÜ MESLEK YÜKSEK OKULU SAYFALARI
Sözleşme mahkemece verilmiş ölüm cezasının infazını yaşama hakkının ihlali olarak görmemektedir. Nisan 1983 tarihinde sözleşmeye Ek 6 numaralı protokol ile ölüm cezasının kaldırılmasını kabul etmişler[498]. Ancak protokol, ölüm cezasının kaldırılması yükümlülüğünü barış zamanıyla sınırlamıştır. Buna göre Bir devlet mevzuatında, savaş veya yakın savaş tehlikesi zamanında işlenmiş olan fiiller için ölüm cezası öngörülebilir. No’lu Protokol ile ölüm cezası savaş ve yakın savaş tehlikesi hali de dahil olmak üzere her durumda kaldırılmıştır[499]. Askerliğin, temel hak ve hürriyetleri sınırlayabileceği bir durum da Anayasa’nın 137.maddesindeki kanunsuz emir hâlidir. Ancak askerî hizmetlerin görülmesi bakımından kanunla buna istisnalar getirilebilir\. Canlı pin up tr odalarında gerçek zamanlı olarak diğer oyuncularla mücadele et. pin-up giriş\.
- Gümrük Kanunu’nun 57/6.maddesi “Kolaylaştırılmış İmha” düzenlemesini getirmektedir.
- (2) Tutukluluk durumunun incelenmesi, yukarıdaki fıkrada öngörülen süreiçinde şüpheli tarafından da istenebilir.
A) Hakkında disiplin soruşturması açılan öğrenciye atfedilen suçun neden ibaret olduğu, savunmasını yapacağı tarihten en az üç gün önce yazılı olarak bildirilir. Bu yazıda; öğrenciden belirtilen gün, saat ve yerde, savunmasını yapmak üzere hazır bulunması istenilir. Tebligat yapılmasının mümkün olmadığı hallerde, öğrencinin savunmasını yapmak üzere soruşturmacıya başvurması hususu, mensubu bulunduğu kuruluşun belirli yerlerinde ilan olunur. Tespit edilen ihlal bir mahkeme kararından kaynaklanmışsa, ihlalin ve sonuçlarının ortadan kaldırılması için yeniden yargılama yapmak üzere dosya ilgili mahkemeye gönderilir. Dosyanın gönderildiği mahkeme, yeniden yargılama yaparak, ihlali ve sonuçlarını ortadan kaldıracak şekilde karar verir.Makul sürenin geçirilmesi gibi yeniden yargılama yapılmasında hukuki yarar bulunmayan hâllerde başvurucu lehine tazminata hükmedilebilir veya genel mahkemelerde dava açılması yolu gösterilebilir. Tazminat, maddi olabileceği gibi, makul sürenin aşılmasında olduğu gibi manevi de olabilir. Özel hayatın gizliliğini ihlal durumu, özellikle vergi anlaşmalarında yer alan akit devletlerin vergilendirmeye münhasır gerçekleştirmeleri gereken “bilgi değişimi” ile söz konusu olabilecektir. Buna göre; özel hayatın gizliliği hakkının ihlali; bilgi edinme sürecindeki bazı eylemler yoluyla olabileceği gibi, bu eylemler hukuka uygun olsa dahi elde edilen mali, ticari ya da şahsi bilgilerin/sırların gizliliğinin özenli bir şekilde korunamaması durumuyla da gerçekleşebilir.
Cebir veya tehdidin unsur olduğu yağma suçundan dolayı etkin pişmanlıkta, malvarlığına karşı işlenen diğer suçlara göre daha az ceza indirimine gidildiği görülmektedir. Uzun yıllardır Türkiye’de adli kolluğun ve istinaf (bölge adliye) mahkemelerinin kurulup faaliyete geçirilmesi konuşulur. Ancak sürekli konuşulur, fakat bir türlü icraat gerçekleştirilmez. Son yıllarda apartman ve sitelerde güvenlik kamerası kullanılması yaygın hale gelmiştir. Güvenlik kameraları; huzur ve sükunun sağlanması, suçların önlenebilmesi, işlenmiş suçların faillerinin saptanabilmesi gibi amaçlarla yerleştirilmekte olup, bununla birlikte kişilerde özel hayatlarının gizliliğinin ihlal edildiği yönünde kaygı uyandırabilmektedir. 2011 yılının Haziran ayında çiftin ilişkisi kötüleşmeye başlamış, başvurucu kalıcı olarak İspanya’da yaşamaya karar vermiş, bu kapsamda Madrid mahkemesine eşiyle müşterek çocuklarının velayetini almak için tedbir kararı verilmesi ve boşanmak için gerekli işlemlerin yapılması için başvuruda bulunmuştur. Türk Ceza Kanunu ve diğer bazı kanunlarda yeni düzenleme ve değişiklik yapılmasını öngören, Ak Parti ve Milliyetçi Hareket Partisi grupları tarafından ortak şekilde hazırlanan Kanun Teklifi 16 Mart 2024 tarihinde Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne sunuldu. Kanun Teklifi incelendiğinde; ilk bakışta, Teklifin kadına yönelik şiddetin önlenmesi ve sağlık çalışanlarının özlük haklarına ilişkin düzenlemeler içerdiği görülmektedir. Yeni yönetim sistemi konusunda ortak hareket eden 6 siyasi partinin 28 Şubat 2024 günü “Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem” adlı Deklarasyonunun önemli başlıkları ve içerikleri bir kenara bırakıldı ve tartışma, Deklarasyonda neden “C.
Bununla birlikte, Anayasanın 129/3 ve 1632 sayılı Askeri Ceza Kanununun 175. Maddeleri hükmü ile savunma hakkına pozitif hukukta da yer verilmiş bulunmaktadır. Kanaatimizce somut uyuşmazlıkta yetki ve fonksiyon gaspı bulunduğu söylenemez. Amirin aynı cinsten olmakla beraber miktar olarak haddi aşan disiplin cezası vermesi konu yönünden yetki tecavüzü oluşturur. Savunma tarihinin ceza tarihinden sonra olduğu olayda, işlemin sebebiyet verdiği ağır sonucu dikkate alan Mahkemenin hakkaniyete dayanarak iptal kararı verdiği görülmektedir. Benzer bir kararda davacı; 1632 sayılı Kanunun 179 ncu maddesine göre disiplin tecavüzü ve kabahatlerinden dolayı bir ay sonra ceza verilmemesi gerekirken, savunma alındıktan beş ay sonra kendisine ceza verilmesinin Kanunun 179. Maddesinin açıkça ihlali olduğunu belirterek 3 gün göz hapsi cezasının yok hükmünde sayılarak iptali istemi ile dava açmıştır. AYİM geçişteki bir kararında;“…Tesis olunan disiplin cezası işleminde; savunmanın alınmaması, yetkisiz amirin ceza vermesi, cezada zamanaşımı olması yahut amirin ceza yetkisini aşması gibi haller kanuna açık ve net aykırılık teşkil edeceğinden bu haller verilen disiplin cezasının yok hükmünde sayılmasını zorunlu kılmaktadır[855]” demektedir. Maddesinde; “…Askeri Yüksek İdare Mahkemesinde dava açma süresi her çeşit işlemlerde yazılı bildirim tarihinden itibaren kanunlarda ayrı süre gösterilmeyen hallerde 60 gündür. Adresleri belli olmayanlara özel kanunlardaki hükümlere göre ilan yolu ile bildirim yapılan hallerde; özel kanunda aksine hüküm bulunmadıkça ilan tarihinden itibaren onbeş gün sonra başlar…” hükmü yer almaktadır.
Bu genel çerçeve içinde, evrensel bir örgüt olarak BM’nin ve bölgesel bir örgüt olarak Avrupa Konseyi’nin uluslararası hukuka katkıları, kural koyma ve kuralların uygulanması anlamında, daha detaylı olarak ele alınacaktır. Bu çerçevede, UAD’nin ve İHAM’ın kararları ve etkileri incelenecektir. Bu ders, AB’nin hem kurumsal yapısının yasal dayanaklarının genel analizini, hem kendine özgü hukuk sistemini hem de rekabet politikası da dahil olmak üzere iç pazarının temel unsurlarını ele almaktadır. İç Pazar düzenlemelerinin oluşturulması ve işleyişi, İç Pazar yapısını tamamlayacak şekilde rekabet hukuku ilkelerinin altında yatan temel ilkeler, AB’nin İşleyişi Hakkında Antlaşma’nın ve ABAD’ın malların, kişilerin, hizmetlerin (ve çok daha fazlasının serbest dolaşımı) ve rekabet hukukuna ilişkin temel içtihadı incelenecektir. AB-Türkiye Gümrük Birliği ve taraflar arasındaki ilişkileri yöneten yasal metinlere özel vurgu yapılmak suretiyle, AB’nin ortak ticaret politikası ortaya konulacaktır. Milletlerarası özel hukuk, yabancılık unsuru içeren özel hukuk ilişkilerini konu almaktadır. Yabancılık unsuru taşıyan özel hukuka ilişkin işlem ve ilişkilerde uygulanacak hukuk, Türk mahkemelerinin milletlerarası yetkisi, yabancı kararların tanınması ve tenfizi Milletlerarası Özel Hukuk ve Usul Hukuku Hakkında Kanun ile düzenlenmiştir. Dersin kapsamını; yabancılık unsuru içeren uyuşmazlıklarda uygulanacak özel hukuk kurallarını gösteren kanunlar ihtilafı kuralları, Türk mahkemelerinin milletlerarası yetkisi, yabancı ülkelerde verilen mahkeme kararlarının tanınması ve tenfizi, Türk vatandaşlığının kazanılması ve kaybı, yabancıların Türkiye’deki hakların kapsamı ve buna getirilecek sınırlamalar gibi konular oluşturur. 25) Güvenlik görevlileri aşağıdaki yerlerden hangisinde ateşli silahını taşıyamaz? 21) Silahlı özel güvenlik görevlisi olup sivil olarak görev yapan bir özel güvenlik görevlisinin, silahını taşırken aşağıdaki kurallardan hangisine uyması beklenemez? A) Silahının görünmemesine mutlaka dikkat etmelidir.b) Tabanca gerektiğinde kolayca çekilebilecek şekilde taşınmalıdır.c) Tabanca fişek yatağı dolu olarak taşınmamalıdır.d) Tabanca vücut terine maruz kalacak şekilde taşınmamalıdır.e) Tabanca çanta içerisinde taşınmalıdır. Çevre hukuku dersi, çevre kavramı ve çevre hukukunun insan hakları çerçevesinde şekillenmiş temel ilkeleri ile çevresel etki değerlendirmesi ve çevreyi kirletenin sorumluluk türleri konularında ulusal ve uluslararası teori ve pratiği hakkında hukuki bilinç oluşturan bir derstir.
Günümüzde, sosyal yaşamın tecelli ettiği konser, tiyatro, spor müsabakaları, alışveriş merkezleri veya site, konut, rezidans gibi yerleşim yerlerinin girişinde bulunan, kimi zaman sadece dedektörle arama gerçekleştiren ve kimi zaman da kişinin kimlik bilgilerini soran ve kayda alan özel güvenlik görevlilerinin yetkilerinin kapsamı tartışmalıdır. 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun “Ceza Sorumluluğunun Esasları” başlıklı ikinci kısmının beşinci bölümünde yer alan “Zincirleme suç” başlıklı 43. Maddesinde, suçun özel görünüş şekillerinden olan zincirleme suç hükümleri düzenlenmiştir. Kanun koyucu, bu maddenin birinci ve ikinci fıkralarında iki ayrı düzenlemeye yer vermiştir. Yazımızda, öncelikli olarak ilgili maddenin birinci ve ikinci fıkralarında yer alan farklı düzenlemelere ilişkin özet niteliğinde açıklamalara yer verilecektir. Sonuç kısmında, zaman aralıklarıyla (aralıklı olarak) TCK m.43/2’nin birden fazla defa ihlal edilmesi durumunda cezanın tatbiki bakımından ne şekilde uygulama yapılması gerektiğine ilişkin görüşümüz ortaya koyulacaktır. “Yasama dokunulmazlığı” başlıklı Anayasa m.83/2’de yer alan, “Seçimden önce veya sonra bir suç işlediği ileri sürülen bir milletvekili, Meclisin kararı olmadıkça tutulamaz, sorguya çekilemez, tutuklanamaz ve yargılanamaz. Ağır cezayı gerektiren suçüstü hali ve seçimden önce soruşturmasına başlanılmış olmak kaydıyla Anayasanın 14’üncü maddesindeki durumlar bu hükmün dışındadır. Ancak, bu halde yetkili makam durumu hemen ve doğrudan doğruya Türkiye Büyük Millet Meclisine bildirmek zorundadır.” hükmüyle, yasama dokunulmazlığı kapsamı dışında kalan haller belirtilmiştir.Bu yazımızda; Anayasa m.83/2’de bulunan, yasama dokunulmazlığı kapsamı dışında kalan durumlarla ilgili tartışılması gerektiğini düşündüğümüz hususlara değinilecektir.
Altmış gün içinde bir cevap verilmezse istek reddedilmiş sayılır. İsteğin reddedilmesi veya reddedilmiş sayılması halinde dava açma süresi yeniden işlemeye başlar ve başvurma tarihine kadar geçmiş süre de hesaba katılır. Milletler Arası Tahkim Kanunu uyarınca, iptal davası, otuz gün içinde açılabilir. Bu süre, hakem kararının veya düzeltme, yorum ya da tamamlama kararının taraflara bildirildiği tarihten itibaren işlemeye başlar. İptal davasının açılması, kendiliğinden hakem kararının icrasını durdurur. Hukuk Muhakemeleri Kanunu uyarınca vekilin tahkim ve hakem sözleşmesi yapması özel olarak yetkilendirilmesi gereken işlemlerdendir. Dolayısıyla genel bir yetki verilmesi halinde açıkça yetkilendirilmediği sürece asil adına vekil tahkim anlaşması imzalamak dâhil bu konuda işlem yapamaz. Kesinleşmiş ve icra kabiliyeti kazanmış veya taraflar için bağlayıcı olan yabancı hakem kararları Türkiye’de tenfiz edilebilir. Yabancı hakem kararlarının Türkiye’de icra edilmesi, ancak söz konusu hakem kararına ilişkin Türkiye’de tenfiz kararı alınması ile mümkündür. Türkiye’de yeni şirket kurulmasını, şube açılması veya menkul kıymet borsaları dışında hisse edinimi veya menkul kıymet borsalarından en az % 10 hisse oranı ya da aynı oranda oy hakkı sağlayan edinimler yoluyla mevcut bir şirkete ortak olunmasını ifade eder. Sabıka kaydı ile ilgili Brunet – Fransa davasında İnsan Hakları Avrupa Mahkemesi, “Özel hayatın ve aile hayatının korunması” başlıklı 8.